Çocuğumuzun en az maddi varlığı kadar manevi varlığı da önemlidir. içeriğinde ne olduğunu bilmediğimiz yiyecekleri onlara vermeden nasıl düşünüyorsak aynı şeyi oyuncaklarda ve kitaplarda da yapmalıyız.
Çocuklarımıza almış olduğumuz oyuncak ve kitaplar subliminal mesajlarla dolu.
"Subliminal mesaj veya bilinçaltı mesaj, başka bir objenin içine gömülü olan bir işaret ya da mesajdır ve normal insan algısı limitlerinin altında kalmak, o anda fark edilmemek üzere tasarlanmıştır. Subliminal mesajlar insanın bilinçli dikkati tarafından fark edilemezler, ancak bu mesajların insanın bilinçaltını etkiledikleri ileri sürülmektedir. Subliminal teknikler reklamcılık ve propaganda alanlarında sıklıkla kullanılmaktadır..."
Bircok degeri/degersizligi farkında olmadan onların zihnine biz yerleştiriyorz aslında. Hikaye kitaplarındaki karakterlerin davranış tarzlarından oyuncak bebeklerinin vücut formlarına, gene kitaplardaki ifadelerden resimlere kadar öyle çok şey var ki saymakla bitmez. Bunlardan bir kısmı çok kolay fark edilebilecek tarzdayken bir kısmı çok zor farkediliyor ve de çok masum görünüyor. Her nekadar alışverişlerimizde bilinçli olmaya ayret göstersek de gelen hediyeler, internet alışverişleri veya gözden kaçmış olmak gibi nedenlerle sıkıntılı sayılabilecek ürünlerle karşılaşabiliyoruz. Bu gibi durumlarda küçük çözümler üretme yoluna gidilebilir. Örneğin hikaye kitabının ana mesajı sıkıntılı değilse bazı kelimelerin veya cümlelerin üzeri keçeli kalemle çizilip düzeltmeler yapılabilir. Ya da benzer müdahale resimlerin üzerine küçük çıkartmalar yapıştırılarak yapılabilir...
İşte fotoğraftaki oyuncak için de böylesi küçük bir müdahale sözkonusu...
Sözde yerli! üretici firma tarafından satışa sunulan urunde bir duzineden fazla bayrağin arasında tek bir tane Türk bayrağı yok maalesef. Küçük bir müdehale ile hemen hallettik.😊😍
Kendi değer sistemlerini öylesine sinsice ve farkettirmeden empoze etmeye kalkiyorlar ki, zehri öyle sinsice ve azar azar veriyorlar ki... Sonra da milli manevi ve kültürel değerlerinden kopuk bir nesille karşılaştığımızda şaşakalıyoruz.
Çocukta ait olduğu kültüre ve dine dair değerler sisteminin alınması ve benimsenmesi okul öncesi dönemde yerleşiyor ve gelişiyor.
Sormak lazım okul başladıktan sonra sadece ders konusu olan ve çoğunlukla dikte edilerek benimsetilmeye calısilan bayrak sevgisi mi yoksa çocuğun şevkle, coşkuyla ve özdeşim kurarak oynadığı böylesi bir oyun mu çocukta daha etkili bir iz bırakır?...
Yorumlar
Yorum Gönder